Bölüm 3
Uluslararası Antlaşmalar
Antlaşmaların Konumu ve Önemi
Uluslararası hukukun en önemli kaynağı haline gelmiştir. 3 temel sebepten kaynaklanmıştır.
--> İlk olarak , yazılı olmayan yapılageliş kurallarını yazılı hale getirmenin bir yöntemidir.
--> İkinci olarak , yeni ve yazılı kurallar oluşturmanın bir yöntemidir.
--> Üçüncü olarak , çok daha hızlı bir şekilde oluşturulabilirler.
1969 Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi'ni temel almaktadır.
Antlaşmanın Yapılışı
İlgili taraflar arasında görüşülmesi ve antlaşma metni üzerinde tarafların nihai olarak uzlaşma sağlamış olması sürecine antlaşmanın yapılışı denmektedir.
1. Uluslararası Hukukta Durum
Bu konuda iç hukukun uygulanacağını öngörmektedir.
Yetki belgesine ihtiyaç duymadan bu yetkiye sahip olanlar ;
-Devlet başkanları
-Başbakan
-Dışişleri Bakanlığı
-Diplomatik Misyon Şefleri -------- .genel değil sınırlı yetkilidir.
-Büyükelçiler ----------- genel değil sınırlı yetkilidir.
Metnin kesinleşmesi o antlaşmanın tarafları için bağlayıcı hale geldiğini göstermez.
2.Türk Hukukundaki Sistem
Bakanlar Kurulu kararnamesiyle olur.(temsilcilerin tespiti ve tayini)
Bu kararnamenin resmi gazetede yayınlanmasına gerek yoktur.
-- ilk unsur Temsilcinin tayin edilmesi yetkilendirilmesi ve yetkinin sınırlandırılmasıdır.
-- ikinci unsur Yetkilendirmenin kim tarafından yapılacağıdır. (Bakanlar Kurulu) CB'nin imzası gerekir.
Türk iç hukukuna göre antlaşma metnini kesinleştirme (imza) yetkisi yürütme organına (hükümet) aittir.
Yetki belgesine ihtiyaç duymayanlar Yetki belgesine ihtiyaç duyanlar
-Cumhurbaşkanları -Kimlerin yetkilendirileceğine dair bir -Başbakan sınırlandırma yoktur
-Büyükelçiler (sınırlı)
**Dışişleri bakanı hariç diğer bakanların da yetkilendirilmesi gerekmektedir.
**Dışişleri talep yazısı doğrultusunda BK kararnamesi hazırlar. CB+BB+BK imzalar
(cumhurbaşkanı,başbakan,bakanlar kurulu)
ANTLAŞMALARIN BAĞLAYICI GÜÇ KAZANMASI
1.Uluslararası Hukuktaki Durum
Antlaşmanın bağlayıcı hale gelmesi için devletler istediği yöntemi seçmekte özgürdürler. Metni imzalamak bunlardan biridir. Bağlayıcılık öngörülmüş ise başka bir işleme gerek kalmadan imzalamak yeterlidir. Ancak devletler daha zor yöntemler seçerler.Kendi iç hukuklarında bunları belirlerler. Amaç antlaşma üzerinde bir denetim imkanı sağlamaktır.
2.Türk İç Hukukundaki Durum
-Bağlayıcı olması için imzalanmış olması yeterli olmamakla birlikte ayrıca onaylanması gerekmektedir.
-Osmanlı İmparatorluğunda II.Meşrutiyete kadar yetki padişahtaydı. II.Meşrutiyetten sonra yetki meclis+padişah olmuştur. (toprak terki,kazanılması meclisin onayına bırakılmıştı.)
1921 Anayasasında yetki TMBB'ye aitti. 1924 Anayasında da yetki aynen mecliste devam etti.
1961 ve 1982 Anayasasında yetki Bakanlar Kuruluna aittir.
-Bazı istisnalar vardır , bunlar için TBMM'nin onayı gerekmektedir.
İLK GRUP
TBMM'nin antlaşmayı onaylamayı uygun bulma yasası çıkarması gerekmektedir.
Onaylanması BK Kararnamesiyle yapılır.
BB+BK+CB imzamalıdır.
İKİNCİ GRUP
Uygun bulma yasasına gerek yoktur.
Cumhurbaşkanını onayını gerektiren BK Kararnamesi, doğrudan onaylanabilmektedir.
**NATO ile iligili antlaşmalarda BK yetkilidir.
ANTLAŞMANIN HÜKÜM DOĞURMASI
Antlaşmaların bağlayıcı hale gelmesi onun uygulanmaya başlayacağı anlamına gelmemektedir.
Hüküm doğurabilmesi için yürürlüğe konması gerekmektedir.
1.Uluslararası Hukukta Durum
İlgili işlem bitirilmeli ve taraflar birbirlerine bildirmeli.
İkili antlaşmalarda iki taraf da bildirmeli.
Çok taraflı antlaşmalarda diğer taraflara bildirilmeli.
Onaylayan devletler arasında yürürlüğe girer. Onaylamayanlar için yürürlüğe girmeyecektir.
İkili antlaşmalarda onay belgeleri karşılıklı olarak teati edilmeli.
Çok taraflı antlaşmalarda ise depoziter seçilen üçüncü bir tarafa bildirim yapılmalı.Sonrasında işlem tamamlanmış olur.
**NOT** Uluslarası antlaşmalar için ön koşul olmasa da BM organları önünde antlaşmanın varlığını öne sürebilmek için BMGS'ye tescil ettirmesi gerekir.
*AMAÇ gizli antlaşmaları önlemektir. UAD'de öne sürülemeyecektir.
(UAD = Uluslararası Adalet Divanı )
2.Türk İç Hukukunda Durum
Kararnameye ekli olarak RG'de yayınlanması gerekir.(her uluslararası antlaşmanın yayınlanmasına gerek yoktur.)
Onaylama işlemli belge karşı tarafa verilmeli. (Dışişleri bakanlığı)
BM Sekreteryasına tescillettirilmeli. (Dışişleri bakanlığı)
Uluslararası Antlaşmaların Geçersizliği
1.Geçersizlik Nedenlerinin Sınıflandırılması
İlki --------------> Yok sayılma nedenleri
İkincisi ---------> İptal nedenleri
*Yok Sayılma : İşlem hiç doğmamıştır. Ağır geçersizlik nedenidir.Hiç yapılmamış gibidir.Herhangi bir işlemin yapılmasına gerek yoktur. Zira işlem hiç doğmamıştır.
Fark edildiği zaman bütün değişiklikler ortadan kaldırılarak eski durum mümkün olduğu ölçüde yeniden kurulur.
*İptal Nedenleri : İptal edilen hukuksal işlemin uygulanmasının ortaya çıkardığı sonuçlar tümüyle geçersiz sayılmamaktadır. İyi niyetle hareket eden taraflar için kazanımlar saklı tutulmaktadır.
Yokluğa göre biraz daha hafiftir.'Mutlak' ve ' nispi' olmak üzere ikiye ayrılırlar. Mutlak butlan mahkeme tarafından re'sen dikkate alınır. Nisbi butlanda tarafların öne sürmesi gerekmektedir.
-Uluslararası antlaşmalar için yokluk sebepleri bulunmamaktadır. (Ne Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesinde ne de yapılageliş kuralları içerisinde. )
-VAHS'de butlan nedenleri sayılmıştır.
2.Geçersizlik Nedenleri
*Mutlak Geçersizlik Nedenleri
a)İmzalamaya yetkili kişiye baskı yapılması, kuvvet tehdidi veya kuvvet uygulanması
Eylem ya da tehdit yoluyla baskı kurulmuşsa antlaşma hukuken hükümsüz olacaktır.
b)Uluslararası hukukun emredici kurallarına aykırılık
Köle ticareti yasağı, deniz haydutluğu, soykırım, BM antlaşmasına aykırı kuvvet tehdidi veya kullanım yasağı, devletlerin eşitliği gibi prensipler örnek olarak sayılabilir.Bunlardan birisi varsa aykırı antlaşmanın ilgili hükmü ya da tamamı iptal edilerek geçersiz hale getirilir.
*Nispi Geçersizlik Nedenleri
a)Uluslararası antlaşma yapma kurallarına aykırı davranılması
Karşı tarafça bilinen veya bilinebilecek kadar açık ve temel bir iç hukuka aykırılık geçersizlik sebebidir. Dolayısıyla iç hukuktan kayaklı her türlü şekli şartın ihlali geçersizlik nedeni değildir.
b)Temsilcinin hata yapması
Dışsal etkenler sonucu yanlış bilgi sahip olunmuş ve buna dayanarak antlaşma yapılmış ise bu bir geçersizlik nedeni olabilir.
c)Temsilcinin ayartılması (Hile)
Çeşitli yöntemler ile kandırılmış yani hile yapılmış ise bu geçersizlik nedeni sayılacaktır. Hatalı harita sunumu i kasıtlı olarak hatalı bilgi verme , rüşvet yeme bunların örnekleridir.
3.Geçersizliğin Öne Sürülmesi
Mutlak geçersizlik nedenleri her zaman ileri sürülebilir.
Nispi geçersizlik nedenleri taraf devletçe bilindiği andan itibaren ileri sürülmelidir.Aksi takdirde zaman kabul edildiği sonucu oluşturmaktadır.
Geçersiz sayılması durumunda gerekli tedbirler karşı tarafa sunulmalıdır.(yazılı bir şekilde.) Karşı taraf buna itiraz etmezse 3 ay sonra bu talep yürürlüğe girecektir.
Taraf itiraz ederse barışçı yöntemlerle çözülmeye çalışılacaktır. Bu da sağlanamazsa VAHS tarafından oluşturulan özel bir komisyon meseleyi çözecektir.
TEMEL PRENSİPLER
1.Bazı Temel Prensipler
Ahde vefa ilkesi , bu ilke gereği taraflar iyi niyet ilkesince hareket etmelidir.
Uluslararası antlaşmalar , nispilik ilkesi gereği sadece taraf ülkeleri bağlamaktadır.
Antlaşmaların geriye yürümezliği ilkesi , yürürlüğe girdiği tarihten itibaren uygulanacaktır. İstisnaları mevcuttur.
**Antlaşmaların yükümlülüklerini yerine getirmeme nedeni olarak ulusal hukuk gösterilemez.
2.Üçüncü Ülkeler için Hak ve Yükümlülükler
Üçüncü ülke veya ülkeler için hak ya da sorumluluk doğurması ancak bu ülkelerin rızası ile mümkündür.
-Hak doğması durumunda, üçüncü ülke açıkça itiraz etmediği sürece hakkı kabullenmiş sayılır.
-Ancak yükümlülük söz konusuysa üçüncü ülke bunu açıkça kabul etmedikçe o ülkeyi bağlamaz.
İki istisna sonucunda hak ve yükümlülük için rıza aranmaz.(YAPILAGELİŞ kuralı gereği)
1-Bir ülkenin statüsünü belirleyen antlaşmalarda
2-Uluslararası ulaşım yollarınını belirleyen antlaşmalarda
3.Çekinceler
Genel olarak taraf olmasına rağmen antlaşmanın bir veya birkaç hükmünün kendisi için uygun bulmama durumudur..
Amaç, antlaşmanın kabul genel sayısını arttırmaktır. Bunun yanında çekince antlaşmanın amacına ve bütünlüğüne aykırı olmamalıdır. AİHS 'genel nitelikli' çekinceleri yasaklamıştır.
Çekinceler imza, onay ya da katılma aşamalarında yapılmalıdır. Çekince mutlaka yazılı olarak diğer ülkelere bildirilmelidir.
4.Uluslararası Antlaşmaların Çatışması
Bu blogta işinize yarayabilecek hukuk ders notları paylaşılmaktadır. Önerilerinizi , eklenmesini istediğin içeriklerinizi bizimle paylaşabilirsiniz. Unutmayın ,''Bilgi paylaştıkça çoğalır..''
Bu Blogda Ara
22 Kasım 2017 Çarşamba
21 Kasım 2017 Salı
Uluslararası Hukuk 2
BÖLÜM 2
ULUSLARARASI HUKUKUN KAYNAKLARI
Uluslararası hukukun şekli kaynaklarını Uluslararası Adalet Divanı Statüsünün 38.maddesinde bulabiliriz.
BAĞLAYICI KAYNAKLAR YARDIMCI KAYNAKLAR
a)Uluslararası Antlaşmalar a)Mahkeme Kararları
b)Yapılageliş kurallları b)Öğreti
c)Hukukun genel prensipleri
Tüm kaynakların belirlenmesi amacı yoktur. Yani anılan kaynaklarla sınırlı değildir.
Uluslararası kuruluşların kararları,hakça ilkeler,yumuşak hukuk olası kaynaklar arasında alınabilir.
BAĞLAYICI KAYNAKLAR
1-Yapılageliş
Yapılageliş kuralının oluşabilmesi için iki ögenin tamamlanması gerekmektedir.
a)Objektif öge ( Genel uygulama )
b)Subjektif öge ( psikolojik )
Objektif Öge : Bütün devletler tarafından uygulanıyor olması değil , devletin önemli bir çoğunluğu tarafından uygulanması gerekmektedir.
Subjektif Öge : Yapılan uygulamanın hukuken gerekli olduğu inancıyla hareket edilmesi gerekir.
NOT: Hukuk olduğu yönünde herhangi bir inanç yoksa uygulama ne kadar uzun süreli ve yaygın olursa olsun yapılageliş kuralı oluşturmayacaktır.
Yapılageliş Kuralının Bir Unsuru ''UYGULAMA''
Uygulamaların çokluğu yapılagelişi güçlendirir. Ulusal ve uluslararası yargı kararları ,uluslararası organların uygulamaları, BM Genel Kurulu'nun hukukla ilgili konulardaki kararları yapılagelişi güçlendirir.
Genel ve Bölgesel Yapılageliş Ayrımı
Evrensel yapılageliş tüm devletler için bağlayıcı iken bölgesel yapılageliş sadece ilgili devletler için bağlayıcıdır.
2-Uluslararası Antlaşmalar
Uluslararası antlaşmalar kural olarak sadece kendilerine taraf olan devletler için bağlayıcıdır.
Rıza esaslıdır.
Uluslararası anlaşmalar günümüzde en önemli uluslararası hukuk kaynağı haline gelmiştir.
3-Hukukun Genel İlkeleri
Yapılageliş ya da antlaşma hükmü uygulanacaktır. Eğer yoksa boşluk olmaması için hukukun genel ilkelerine göre uygulama olmalıdır.
-devletin bağımsızlığı -ölçülülük
-iyi niyet -kusur sorumluluğu
-zararların giderim gerektirdiği -iç hukukun tüketilmesi
-adil yargılanma -sonraki kural öncekini kaldırır
YARDIMCI KAYNAKLAR
1-Yargı Kararları
Uluslararası hukuk gibi kuralların görece gelişmesi , gelişme aşamasında olduğu ve çok sınırlı sayıda yargı kararına sahip olan bir hukuk alanında bunların önemini azaltmamaktadır.
Uluslararası uyuşmazlıkların çözmekle yükümlü organların hemen çoğu zaman da karar metninde önceki kararlara atıfta bulunduklarını ve bu kararlardan alıntılar yaptıklarını görmekteyiz.
2-Öğreti (Doktrin)
Bilimsel görüşleri ifade eder. İç hukukta olduğu gibi uluslararası hukukta da yardımcı kaynaktır.
-
Olası kaynaklar
---> Uluslararası örgütlerin kararları
---> Yumuşak hukuk (çevre hukuku ve ekonomi hukuku sayılabilir)
---> Hakkaniyet
Kaynaklar hiyerarşisi
Jus Cogens
Uluslararası Antlaşmalar ----> Kural olarak eşit gibidirler
Yapılageliş Kuralları ----->
Hukukun Genel İlkleri
Yargı Kararları
Doktrin
***NOT***
Yapılageliş kurallarıyla sonradan yapılan antlaşmalar çatışırsa 'Sonraki kural öncekinden üstündür.'
Kaynaklar hiyerarşisi
Jus Cogens
Uluslararası Antlaşmalar ----> Kural olarak eşit gibidirler
Yapılageliş Kuralları ----->
Hukukun Genel İlkleri
Yargı Kararları
Doktrin
***NOT***
Yapılageliş kurallarıyla sonradan yapılan antlaşmalar çatışırsa 'Sonraki kural öncekinden üstündür.'
Yeni bir yapılageliş kuralı oluşsa önceki antlaşmayla çatışırsa yapılagelişin kuralının uygulanması beklenir ancak 'Özel kural genelden üstündür.'
Uluslararası Hukuk
BÖLÜM 1
Uluslararası hukukun yaygınlaşmasına yol açan gelişmelerden ilki sömürgecilik faaliyetleridir.
Uluslararası hukukun dünya genelinde yaygınlaşmasının ilk dönüm noktası ise ' Milletler Cemiyetidir.'
Yaklaşımlar
1-Dualist Görüş : Uluslararası hukuk ile ulusal hukuk birbirlerinden tamamen ayrı hukuk düzenleri oluşturduklarını kabullenmektedir.Farklı kaynaklardan doğduklarını ileri sürerler. Dolayısıyla ilk olarak bu iki hukuk düzeninin kurallarının çatışıyor olması mümkün değildir.Bu yüzden birinin diğerine üstün olması olması olanaksızdır.İkinci olarak uluslararası hukuk kuralı ulusal hukuk düzenin içinde doğrudan uygulanması mümkün değildir.İç hukuka geçtiği zaman ortada uluslararası bir hukuktan bahsedilmez.
2-Monist Görüş: Uluslararası hukuk ile ulusal hukuk birbirinden ayrı değildir.Dolayısıyla ikisi birbiriyle çatışma halindedir.
Ulusal hukuk üstündür. NEDEN?
-Uluslararası toplumda devlet benzeri üstün bir yapı bulunmamaktadır.
-Devletlerin uluslararası hukuk yapma yetkisini iç hukuktan almasıdır.
Uluslararası hukuk üstündür.NEDEN?
-Ahde vefa prensibinin tek temek prensip olduğu bu bağlamda uluslararası düzeydeki yükümlülüğün üstün olması gerektiği gerekçesidir.
-Uluslararası hukuk kurallarının geçerli olması için iç hukukta iktibas edilmesine gerek olmamasıdır.Zira bu kurallar aynı hukuk düzeninin unsurlarıdır.
3-Üçüncü Görüş: Üstünlük içerikten değil uygulanabilirlikten doğar. ör: Türk Hukukunun, Türkiye'de diğer ülkelerin hukuklarından üstün olması gibi.
**KESİN ÇÖZÜM**
Her evlet, antlaşmalardan ve uluslararası hukukun diğer kaynaklarından doğan yükümlülüklerini iyi niyetle yerine getirme yükümlülüğü altındadır.
Devletler, uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerinin yerine getirilmemesinin haklı bir gerekçesi olarak ulusal yasalara dayandıramazlar.
Türk Hukukunda Sistem
Anayasa madde 90.
'Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletler arası anlaşmalar kanun hükmündedir.Bunlar hakkında anayasaya aykırılık iddiasıyla AYM'ye başvurulamaz.'
Temel hak ve özgürlüklerle kanunlarda bir çatışma söz konusu olursa uluslararası anlaşmalar esas alınacaktır. THÖ çatışma halindeyse uluslararası anlaşmalara üstünlük tanımakla yükümlü değil ancak ihlalden sorumlu tutulacaktır.
Uluslararası hukukun yaygınlaşmasına yol açan gelişmelerden ilki sömürgecilik faaliyetleridir.
Uluslararası hukukun dünya genelinde yaygınlaşmasının ilk dönüm noktası ise ' Milletler Cemiyetidir.'
Yaklaşımlar
1-Dualist Görüş : Uluslararası hukuk ile ulusal hukuk birbirlerinden tamamen ayrı hukuk düzenleri oluşturduklarını kabullenmektedir.Farklı kaynaklardan doğduklarını ileri sürerler. Dolayısıyla ilk olarak bu iki hukuk düzeninin kurallarının çatışıyor olması mümkün değildir.Bu yüzden birinin diğerine üstün olması olması olanaksızdır.İkinci olarak uluslararası hukuk kuralı ulusal hukuk düzenin içinde doğrudan uygulanması mümkün değildir.İç hukuka geçtiği zaman ortada uluslararası bir hukuktan bahsedilmez.
2-Monist Görüş: Uluslararası hukuk ile ulusal hukuk birbirinden ayrı değildir.Dolayısıyla ikisi birbiriyle çatışma halindedir.
Ulusal hukuk üstündür. NEDEN?
-Uluslararası toplumda devlet benzeri üstün bir yapı bulunmamaktadır.
-Devletlerin uluslararası hukuk yapma yetkisini iç hukuktan almasıdır.
Uluslararası hukuk üstündür.NEDEN?
-Ahde vefa prensibinin tek temek prensip olduğu bu bağlamda uluslararası düzeydeki yükümlülüğün üstün olması gerektiği gerekçesidir.
-Uluslararası hukuk kurallarının geçerli olması için iç hukukta iktibas edilmesine gerek olmamasıdır.Zira bu kurallar aynı hukuk düzeninin unsurlarıdır.
3-Üçüncü Görüş: Üstünlük içerikten değil uygulanabilirlikten doğar. ör: Türk Hukukunun, Türkiye'de diğer ülkelerin hukuklarından üstün olması gibi.
**KESİN ÇÖZÜM**
Her evlet, antlaşmalardan ve uluslararası hukukun diğer kaynaklarından doğan yükümlülüklerini iyi niyetle yerine getirme yükümlülüğü altındadır.
Devletler, uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerinin yerine getirilmemesinin haklı bir gerekçesi olarak ulusal yasalara dayandıramazlar.
Türk Hukukunda Sistem
Anayasa madde 90.
'Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletler arası anlaşmalar kanun hükmündedir.Bunlar hakkında anayasaya aykırılık iddiasıyla AYM'ye başvurulamaz.'
Temel hak ve özgürlüklerle kanunlarda bir çatışma söz konusu olursa uluslararası anlaşmalar esas alınacaktır. THÖ çatışma halindeyse uluslararası anlaşmalara üstünlük tanımakla yükümlü değil ancak ihlalden sorumlu tutulacaktır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)